Eski eşin hayaleti işleri karıştırıyor!
`Çılgın Ruh` nasıl bir oyun? İnci Türkay: Oyunun yazarı Noel Coward`ın evi, İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından bombalanıyor... `Şu an toplumun gülmeye ve mucizelere inanmaya ihtiyacı var`... Devamı için tıklayınız
`Çılgın Ruh` nasıl bir oyun?
İnci Türkay: Oyunun yazarı Noel Coward`ın evi, İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından bombalanıyor... `Şu an toplumun gülmeye ve mucizelere inanmaya ihtiyacı var` diyerek, sekiz günde bu oyunu yazıyor. Tüm dünyada oynanmış, Broadway`de 650 kez sahnelenmiş bir oyun...
Atilla Saral: Olaylar, benim oynadığım Charles karakteriyle eşi Ruth`un ruh çağırma seansı düzenlemesiyle gelişiyor. Charles, bilinçaltından eski eşi Elmira`yı düşününce onun ruhu geliyor. Önceleri kimse, hatta medyum bile geldiğinden haberdar olmuyor. Sadece Charles`a gözüküyor. Charles da eski karısının hayaletiyle, şimdiki karısı arasında kalıyor. Komik olaylar başlıyor...
Melda Gür: Oyunda, `Siz insanlar bizim baktığımız yerden baksanız şaşırırsınız` ve `Bu dünyada bilmediğiniz çok şey var` gibi flaş sözler var...
Mistisizme inanır mısınız?
İ.T.: İnanırım. Babamı kaybettim; onun beni hep bir yerlerden izlediğine, koruduğuna kolladığına inanırım. Bunlara inanmaya ihtiyacımız var. Böyle materyalist bir dünyada başka nasıl yaşayacağız?
Hiç ruh çağırdınız mı?
İ.T.: Yatılı okulda, akşamları ruh çağırırdık. Acayip eğlenirdik.
M.G.: Ben öteki taraf denilen yerin belki de bu yer olduğuna inanırım. Cin, ruh, hayalet biz onları hep şekle, bir resme sokmaya çalışıyoruz ama bambaşka bir şey de olabilir. Esas taraf bu taraf mı yoksa o taraf mı? Bunu oraya gitmeden bilemeyiz.
`Çılgın Ruh` nasıl bir oyun? İnci Türkay: Oyunun yazarı Noel Coward`ın evi, İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından bombalanıyor... `Şu an toplumun gülmeye ve mucizelere inanmaya ihtiyacı var`... Devamı için tıklayınız
`Çılgın Ruh` nasıl bir oyun?
İnci Türkay: Oyunun yazarı Noel Coward`ın evi, İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından bombalanıyor... `Şu an toplumun gülmeye ve mucizelere inanmaya ihtiyacı var` diyerek, sekiz günde bu oyunu yazıyor. Tüm dünyada oynanmış, Broadway`de 650 kez sahnelenmiş bir oyun...
Atilla Saral: Olaylar, benim oynadığım Charles karakteriyle eşi Ruth`un ruh çağırma seansı düzenlemesiyle gelişiyor. Charles, bilinçaltından eski eşi Elmira`yı düşününce onun ruhu geliyor. Önceleri kimse, hatta medyum bile geldiğinden haberdar olmuyor. Sadece Charles`a gözüküyor. Charles da eski karısının hayaletiyle, şimdiki karısı arasında kalıyor. Komik olaylar başlıyor...
Melda Gür: Oyunda, `Siz insanlar bizim baktığımız yerden baksanız şaşırırsınız` ve `Bu dünyada bilmediğiniz çok şey var` gibi flaş sözler var...
Mistisizme inanır mısınız?
İ.T.: İnanırım. Babamı kaybettim; onun beni hep bir yerlerden izlediğine, koruduğuna kolladığına inanırım. Bunlara inanmaya ihtiyacımız var. Böyle materyalist bir dünyada başka nasıl yaşayacağız?
Hiç ruh çağırdınız mı?
İ.T.: Yatılı okulda, akşamları ruh çağırırdık. Acayip eğlenirdik.
M.G.: Ben öteki taraf denilen yerin belki de bu yer olduğuna inanırım. Cin, ruh, hayalet biz onları hep şekle, bir resme sokmaya çalışıyoruz ama bambaşka bir şey de olabilir. Esas taraf bu taraf mı yoksa o taraf mı? Bunu oraya gitmeden bilemeyiz.